Safiyüddin Urmevi’nin 17’li perde sistemi ve Mücennebat (Dr. Fazlı Arslan’a bir mektuptan, 8.16.2008)

Featured

Safiyüddin Urmevi, kendisine bugünki anlamda bir “müzik bilimci” diyemesek bile, müzik teorisyeni kimliğiyle tarihimizde çok önemli bir mihenk taşıdır. İki önemli yönü var: Tetrakordal ve Pentakordal bölünmeleri işleyip kendinden önceki nesillerin (Arkitas, Öklid, Aristokzen, Nikomakos, Batlamyus, Farabi, İbn Sina) bu alandaki çalışmalarını ihya ediyor ve tarihte ilk kez olarak oktavda 17 perdeden müteşekkil bir notasyon ile ses-düzeni öneriyor.

Nitekim Doktora Tez Savunmamda şunları söylemiştim:

“Urmevi’nin 17 sesli Ebced düzeni, 4 beşli yukarı, 12 beşli aşağı gidilerek bulunuyor. Yani, gayri müsavi 24 perdeli taksimat, Urmevi’den mülhem:


0:          1/1           A       unison, perfect prime
1:        256/243         B       limma, Pyth. minor second
2:      65536/59049       J       Pyth. diminished third
3:          9/8           D       major whole tone
4:         32/27          E       Pyth. minor third
5:       8192/6561        V       Pyth. diminished fourth
6:         81/64          Z       Pyth. major third
7:          4/3           H       perfect fourth
8:       1024/729         T       Pyth. diminished fifth
9:     262144/177147      Y       Pyth. diminished sixth
10:          3/2          YA      perfect fifth
11:        128/81         YB      Pyth. minor sixth
12:      32768/19683      YJ      Pyth. diminished seventh
13:         27/16         YD      Pyth. major sixth
14:         16/9          YE      Pyth. minor seventh
15:       4096/2187       YV      Pyth. diminished octave
16:    1048576/531441     YZ      Pyth. diminished ninth
17:          2/1          YH      octave
18:        512/243        YT      limma, Pyth. minor second +8th
19:     131072/59049      K       Pyth. diminished third +8th
20:          9/4          KA      major ninth
21:         64/27         KB      Pyth. minor third +8th
22:      16384/6561       KJ      Pyth. diminished fourth +8th
23:         81/32         KD      Pyth. major third +8th
24:          8/3          KE      perfect 11th
25:       2048/729        KV      Pyth. diminished fifth +8th
26:     524288/177147     KZ      Pyth. diminished sixth +8th
27:          3/1          KH      perfect 12th
28:        256/81         KT      Pyth. minor sixth +8th
29:      65536/19683      L       Pyth. diminished seventh +8th
30:         27/8          LA      Pyth. major sixth +8th
31:         32/9          LB      Pyth. minor 14th
32:       8192/2187       LJ      Pyth. diminished octave +8th
33:    2097152/531441     LD      Pyth. diminished ninth +8th
34:          4/1          LE      2 octaves

Bununla birlikte, Safiyüddin Urmevi, kendini Pithagoryen oranlarla sınırlamıyor, 2/3, 3/4 ve 4/5 tam-ses şeklinde açıklanabilecek orta ikili aralıklardan da sözediyor!

750 yıl öncesinin orta-ikilileri ile bugünki usta icracıların kayıtlarında ölçülen “kuram-dışı” aralıklar arasındaki benzerlik şaşırtıcı.

Safiyüddin Urmevi’nin Şerefiyye Risalesi, 2007 yılında Fazlı Arslan tarafından Türkçe’ye çevrildiğinde, müellifin yüksek asal limitli orta-ikili aralıklardan ve bunlara dayalı pek çok cinsten sözettiği anlaşıldı.

Ayrıca, Ebced ile notalandırdığı Ud parmak pozisyonlarına bakıldığında, gayri müsavi 24 perdeli taksimatta bulunmayan, 99, 145 ve 168 sentlik “Mücenneb-i Sebbabe” (işaret parmağı yanı) perdeleri (Mücennebat) görülüyor!

Urmevi, bir yandan yüksek asal limitli Tetrakordal bölünmelere değinirken, neden diğer yandan 17 sesli Pithagoryen bir düzen veriyor?

Tetrakordal bölünmelerde perde sayısının başedilemez boyutlara varmasının önüne geçmek ve telleri dörtlülerle akortlanan kadim Ud’da parmak pozisyonlarının kolay anlaşılmasını sağlamak üzere, Ebced notasını, tıpkı kendinden yüzyıllar önce El-Kindi’nin yaptığı gibi, ilk etapta, Pithagoryen değerlere izdüşürmüş olmalı.”

Yalçın Tura’nın 17-ton Eşit Taksimata tekabul eden bir yaklaşımı hala daha savunup savunmadığını bilmiyorum, ancak şu kadarını söyleyeyim: Safiyüddin Urmevi böyle bir eşit sistemden bahsediyor değil. 17’li Pithagoryen düzende her makamın her perdeye tam göçürümü zira mümkün değil, çünki aralıklar farklı boylarda. Mesela, Rast’ın müteakip aralıkları sent değerleri olarak bir derece yukarı çıkıldığında bakalım nasıl değişiyor:


A 204 180 114 204 180 114 204 (yerinden)
B 204 114 180 204 114 180 204 (bir adım yukarı, +90 sent)

Her ne kadar iki tür mücenneb aralığı Urmevi tarafından tefrik edilmese de, ilk dizi majör niteliğinde, öbürü minör niteliğinde! Kitabü’l Edvar’ın 357. sayfasından devam edelim:


A 204 180 114 204 180 114 204 (yerinden)
H aynı
Yh aynı
h aynı
YB 204 180 114 204 114 180 204

İlk baştaki aralıkları, görebileceğimiz gibi, her derecede tutturmak mümkün değil. Oktav, Urmevi’nin Pithagoryen oranları burkularak 17 eşit parçaya bölünse, her derecede kusursuz transpozisyon mümkün olurdu. Mükemmel transpozisyon sadece Eşit Temperamanlara mahsustur. Ebced notası ile birlikte gelen oranlara takılıp kalırsak, geçelim Rast’ı, diğer bütün diziler öteleme yapıldıkça yamulacaktır. Urmevi’nin dizilerin böyle yamulmasını kastetmiş olabileceğini hiç sanmıyorum. Doktora Tez Savunmamda da dile getirdiğim gibi, Urmevi’nin Ebced sistemi bir şablondan ibaret görünüyor. Maksat, çok yüksek limitli asal sayılara dayalı olabilen Tetrakordal bölünmelerin konumlarını Ud’da notayla saptamak olmalı. Bu açıdan bakıldığında, Urmevi, kendinden sonra gelip de hurafelere dalarak müziğin matematiğinden uzaklaşan sözüm-ona teorisyenlere çok fark atıyor. Tezimde, Safiyüddin’i devam ettiren Meragi’den ve Abdurrahman Cami’den sonraki 19. yüzyıla kadar geçen dört asırlık döneme “Makam Kuramının Karanlık Çağları” adını verdim keza.

Evet, Kantemir’in meşhur sözü bugün bile geçerli! Rauf Yekta da Türk Musıkisi Nazariyatı adlı Monologunda, benzer şekilde müzisyenlerin tabi oldukları kuralları bilmekten uzaklaştıklarını açıkça ifade ediyor ve nazariyatın tatbikatı anlamadaki önemini vurguluyor.

Urmevi’nin müzik teorisine getirdiği disiplin, 20. yüzyılın başında Rauf Yekta tarafından canlandırıldı, ama sonrası malum. Makam müziğinin nazari sorunları bitmek bilmiyor ve aklı başında bilim insanlarının ciddi bir şekilde bunlara eğilmesi gerekiyor.

Son bir cümlede düşüncelerimi toparlayayım: Urmevi, oktavda 17 ses içeren Ebced Ud notasına, “by default“, Pithagoryen oranları izdüşürüyor gibi; ancak bu bir şablondan ibaret olup, asıl maksat tam-tınılamalı oranlara dayalı tetrakordal ve pentakordal bölünmeleri her derecede temsil edebilmek olmalı. Bugün itibariyle, 24 perdeli AEU notası nasıl oktavın logaritmik olarak 53 eşit parçaya bölünmesine irca ediliyorsa, 17 perdeli Ebced notası da çok yüklü bir tam-tınılama sistemini bünyesinde taşıyor denebilir. Safiyüddin’in 99, 145 ve 168 sentlik “Mücenneb-i Sebbabe” aralıklarını kullanmasına bakılacak olursa, Makam müziği bin yıla yakın bir süredir aşağı yukarı aynı tertip gidiyor! Urmevi’nin nazariyatı sayesinde, bugünki icra ile o günki icra arasındaki benzerlikleri görebiliyoruz. Safiyüddin, geçmişi bize yansıtıyor, bu açıdan müzik bilimi ile iştigal edenlerin onu ve çalışmalarını kavramaları çok mühim.

Esenlikle,
Dr. Oz.